Kategori : Sözlük
(-i) 1. Yaşamasını sağlamak veya yaşamasına imkân vermek: " Mükrimin Hoca, İslam tarihini sade öğretmez, yaşatırdı " -H. Taner. 2. mec. Daha iyi ve zengin bir hayat sürmesini sağlamak: " Son derece lüks olanaklarla yaşatıyordu yeni ailesini " -A. Kutlu. 3. (nsz) mec. Keyiflendirmek, mutlu etmek: " Onu sanki yeniden yaşatan sesinizle okur musunuz? " -A. Kabaklı. 4. mec. Sürdürmek, devam ettirmek: Onu içimizde yaşatıyoruz.
* Güncel Türkçe sözlük *
Barındırmak.
* Türkiye Türkçesi Ağızları sözlüğü *
Birinin iyi vakit geçirmesini sağlamak.
* Türkiye Türkçesi Ağızları sözlüğü *
* Yorumlarınız onay sürecinden geçtikten sonra yayına girecektir. Düzeltilmesini istediğiniz bir şey varsa buradan (yorum yerinden) bildirebilirsiniz.
Yorum (iletişim)
* Yorumlarınız onay sürecinden geçtikten sonra yayına girecektir. Düzeltilmesini istediğiniz bir şey varsa buradan (yorum yerinden) bildirebilirsiniz.