Güncellemeler devam ediyor... Çok yakında...
Kategori : CemPark Ansiklopedisi
İsimler Sözlüğü : ** (ara.) ka. 1. inci gibi parlayan, parlak. 2. parıltılı yıldız.
İsimler Sözlüğü : ** (Arapça) - 1. İnci gibi parlayan, parlak. 2. Parıltılı yıldız.
* Yorumlarınız onay sürecinden geçtikten sonra yayına girecektir. Düzeltilmesini istediğiniz bir şey varsa buradan (yorum yerinden) bildirebilirsiniz.
Yorum (iletişim)
* başkasıyla ilişki kurmamak, kendi yalnız başına kalmak, inzivaya çekilmek
* bk. kabuğuna çekilmek
* hiç kimsenin desteği veya yardımı olmaksızın yaşamak veya bir işi olumlu sonuca ulaştırmak
* ilgilinin nasıl karşılayacağını düşünmeden bir işi olmuş bitmiş sayarak sevinmek
* açığa vurmadan, gizli gizli üzülmek
* yalnız başına yaşamak
* kendine zarar verecek davranışta bulunmak
* kendi adıma, bana göre, bana gelince
* ne söylediği anlaşılmaz veya söylediği şeylere önem verilmez
* olanıyla geçinip kimseye muhtaç olmamak
* bilinci, aklı yerinde olmamak
* kendi üzerinde bulundurmak, kendi varlığı içinde yer almasını sağlamak
* bilinci işlemez olmak, kendini kaybetmek, bayılmak
* bir şey karşısında coşkuya kapılmak, duygulanmak
* uykuya dalmak, uyuya kalmak
* aklını başına topla" anlamında bir uyarma sözü
* ayılmak
* aklı başına gelmek
* durumu düzelmek
* kendini öldürmek
* İyelik ekleri alarak kişilerin öz varlığını anlatmaya yarar
* Kişiler üzerinde direnilerek durulduğunu anlatır
* Bir işte başkalarının etkisi bulunmadığını belirtir
* "Kendisi, kendileri" biçiminde bazen saygı duygusuyla veya söz konusu olanları amaçlayarak o ve onlar yerine kullanılır
* İyelik eki almış bulunan isimlerden önce eksiz olarak iyelik düşüncesini pekiştirir, kişisel
* salt kendi için, kendisi hesabına
* suçu, yalanı veya iddiasının yanlışlığı kendi sözüyle ortaya çıkmak
* kendi sorunu sebebiyle başka şeyle ilgilenememek
* kendi zararına kendi sebep olanın yakınmaya hakkı olmaz
* ihtiyaç duyduğu yardım, başkalarınca esirgendiğinde işini kendi görmek
* üzerinde çalışmayarak geliştirmemek veya bakımsız bırakmak; işlememek
* ilgilenmemek, karışmamak
* yalnız başına, istediği gibi davranmak
* (para, düşünce, davranış vb. için) kendine göre, kendince
* benimsemek veya saymak
* başkasının kendisine yaptığı işi, onur kırıcı sayarak tepki ile karşılamak; kendisinin başkasına yapması söz konusu olan işi, kişiliği için onur kırıcı saydığından yapmamak
* çıkan bir fırsattan yararlanarak, başkalarını hiç düşünmeyerek hep kendi çıkarını sağlamak
* kendini ... gibi göstermek
* istemeyerek bir işi yapma duruma girmek, kendini tutamamak
* kendini başkalarından değersiz görmek
* bile bile tehlikeli bir işe girmek
* vakit geçirmeden hemen gitmek
* oyalamak
* başkalarına hoş, iyi, yetenekli görünmek
* başkalarını küçümseyerek kendini üstün görmek
* kendine özen göstermemek
* çevre ile ilgisini keserek yalnız bir konuyla uğraşmak
* gevşek, rahat bir biçimde kalmak
* ağırbaşlı ve onuru olan
* aklı ve muhakemesi yerinde olmak
* baliğ olmak
* kendinin ve çevresinin bilincine varmak
* durum ve onuruna yakışacak biçimde davranmak
* kendini olduğundan çok değerli görmek
* farkında olmadan bir yere ulaşmış olamak
* kişilik kazanmak
* maddî ve ruhî konularda durumunu düzeltmek
* bk. kendine gelmek
* sıkıntı veren bir yer veya durumdan güçlükle kurtulmak
* kendini olduğundan çok üstün görmek
* hastalık kuruntusu içinde bulunmak
* yalnız, sakin kalmak
* çok nazlı davranmak, ağırdan almak
* daima kendi çıkarını kollamak, egoistçe davranmak
* yaptığı bir davranış veya söylediği bir sözle kendi suçunu ortaya çıkarmak
* kendini çok önemli biri gibi görmek
* beğenilecek niteliklerini ortaya koymak
* ortaya çıkmak, belirmek
* pas alabilmek için boş alana kaçmak
* sıkıntı veya üzüntüden perişan olmak
* varlığını belli etmek
* kovulmak, işten atılmak, bir yerden istenmeden uzaklaştırılmak
* kendine özen göstermemek, kötümser olmak
* bir şeyin etkisinden kurtulamayacak duruma düşmek
* uğraşmaya başladığı bir işten kendini kurtaramamak
* bayılmak
* aşırı duygulanma dolayısıyla çevrede olup bitenin farkına varamamak
* kendini olduğundan daha fazla değerli kabul etmek
* nazlanmak
* çok çaba ve özen göstermek
* kendisinde olmayan iyi nitelikleri varmış gibi göstermek
* kendini zorlamak, çaba göstermek
* ne durumda olduğunu öğrenmek için kendini yoklamak
* herhangi bir konuda eskiden kötü olan durumunu düzeltmek
* bir konuda dikkatini yoğunlaştırmak
* şişmanlamak, sağlığına kavuşmak
* bir durum karşısında sessiz ve heyecansız kalamamak; kendine hâkim olamamak
* kendine hâkim olmak; dayanmak, sabretmek
* bir şeye bütün varlığıyla bağlanmak, başka her şeyle ilgisini kesip, tek şeyle aşırı ölçüde ilgilenmek
* bk. kendi kendini yemek
* duygu, düşünce ve beden bakımından kontrol etmek
* kendinde olmamak bilinci, aklı yerinde olmamak"Ankara Palas'ta kendisine dörtte üç oranında indirim yapılırdı." - Ç. Altan
* Yorumlarınız onay sürecinden geçtikten sonra yayına girecektir. Düzeltilmesini istediğiniz bir şey varsa buradan (yorum yerinden) bildirebilirsiniz.
Yorum (iletişim)